
Spor Yarışması Haberler
3 min read
Pirenelerin Fatihi Pogačar: Col du Portet Zirvesinde Güç Gösterisiyle Sarı Mayo'yu Geri Aldı
## Pireneler'in Fatihi Pogačar: Efsanevi Zirvede Gövde Gösterisiyle Sarı Mayoyu Perçinledi
Fransa Bisiklet Turu'nun (Tour de France) en zorlu ve belirleyici etaplarından biri olarak kabul edilen Pireneler'deki tırmanış günü, bisiklet tarihine geçecek bir performansa sahne oldu. Slovenyalı genç fenomen Tadej Pogačar, efsanevi Luz Ardiden zirvesinde rakiplerine ezici bir üstünlük kurarak etabı kazanırken, üzerindeki Sarı Mayo'yu (Maillot Jaune) da adeta perçinledi. Bu zafer, 2020'nin şampiyonu için Paris'teki ikinci zaferinin sadece bir formalite olduğunu tüm dünyaya ilan etti.
UAE Team Emirates takımının lideri Pogačar, yarışın genel klasman liderliğini zaten elinde bulunduruyordu. Ancak en yakın rakipleri Jonas Vingegaard (Jumbo-Visma) ve Richard Carapaz (Ineos Grenadiers) ile arasındaki zaman farkını açmak ve olası bir son dakika sürprizine izin vermemek için Pireneler'deki son dağ etabını bir fırsat olarak görüyordu. Yarışın 18. etabı, efsanevi Col du Tourmalet ve ardından gelen zorlu Luz Ardiden tırmanışlarıyla, genel klasman mücadelesinin son büyük arenasıydı.
## Pireneler'de Destansı Savaş: Luz Ardiden Zirvesi Nefes Kesti
Etap boyunca takımların stratejik hamleleri ve favori grubundaki gergin bekleyiş, son tırmanış olan Luz Ardiden'e kadar devam etti. Ineos Grenadiers takımı, liderleri Richard Carapaz için tempoyu yükselterek Pogačar'ı zayıflatmayı denedi. Jumbo-Visma ise Tur'un sürpriz ismi Jonas Vingegaard'ı korumak için elinden geleni yaptı. Ancak Pogačar, tüm bu taktiksel hamlelere karşı soğukkanlılığını korudu.
Luz Ardiden'in dik rampaları başladığında, favori grubu birer birer erimeye başladı. Sona yaklaşık 3.5 kilometre kala sahneye çıkan Tadej Pogačar oldu. İlk atağını yaptığında, sadece Vingegaard ve Carapaz ona tutunabildi. Bu üçlü, bir süre boyunca birbirlerini kollayarak adeta bir satranç oyunu oynadı. Carapaz'ın zayıf bir atak denemesi Pogačar tarafından anında savuşturuldu. Ardından beklenen an geldi: Bitiş çizgisine 500 metre kala Pogačar, sele üzerinden kalkarak o meşhur patlayıcı gücünü sergiledi ve rakiplerini geride bıraktı.
Slovenyalı yıldız, sisler içindeki zirveye tek başına ulaşırken kollarını açarak zaferini kutladı. Bu, sadece bir etap zaferi değil, aynı zamanda rakiplerinin umutlarını tamamen bitiren psikolojik bir darbeydi. Pogačar, bu zaferle birlikte dağların kralı olduğunu simgeleyen Puantiyeli Mayo'yu da (Polka Dot Jersey) sırtına geçirmeyi garantiledi.
## Genç Fenomenin Güç Gösterisi ve Rakiplerin Çaresizliği
Tadej Pogačar'ın bu performansı, onun sadece fiziksel olarak değil, aynı zamanda zihinsel olarak da ne kadar üstün bir seviyede olduğunu gösterdi. Yarış boyunca rakiplerinin her hamlesini dikkatle izledi, enerjisini en doğru ana sakladı ve saldırdığında arkasına bile bakmadı. Bu dominant stil, bisiklet dünyasının efsane isimleri Eddy Merckx ve Bernard Hinault gibi "Patron" lakaplı bisikletçileri anımsatıyor.
Jonas Vingegaard için bu Tur, bir başarı hikayesi oldu. Takım lideri Primož Roglič'in yarıştan çekilmesinin ardından beklenmedik bir şekilde liderlik rolünü üstlenen Danimarkalı bisikletçi, Pogačar'a en çok direnen isim oldu. Luz Ardiden'de son ana kadar mücadele etmesi ve genel klasmandaki ikinciliğini sağlamlaştırması, onun gelecekteki büyük turlarda adından sıkça söz ettireceğinin bir kanıtı. Ancak Pogačar'ın son atağına verecek cevabı yoktu.
Ekvadorlu Richard Carapaz ise Ineos Grenadiers'in tüm gücüne rağmen Pogačar karşısında çaresiz kaldı. Taktiksel olarak doğru hamleler yapmaya çalışsa da, bire bir mücadelede Slovenyalı rakibinin saf gücü karşısında direnemedi ve etabı üçüncü sırada tamamlayarak genel klasmandaki üçüncülüğünü korudu.
## Sarı Mayo'nun Ağırlığı ve Pogačar'ın Mirası
Fransa Turu'nda Sarı Mayo'yu giyerken bir dağ etabı kazanmak, şampiyonların en büyük imzalarından biridir. Bu, liderin sadece savunmada kalmadığını, aynı zamanda en zorlu arazide en güçlü olduğunu kanıtlayan bir gövde gösterisidir. Pogačar'ın Luz Ardiden'deki zaferi, tam olarak buydu. O, sadece zaman farkını korumakla yetinmedi; Pireneler'in en zorlu zirvelerinden birinde rakiplerini ezerek kazandı ve şampiyonluğunu tartışmasız hale getirdi.
Henüz 22 yaşında ikinci Fransa Turu zaferine koşan Pogačar, şimdiden bisikletin yaşayan efsaneleri arasına girmiş durumda. 2020'de son günkü zamana karşı etabında yaptığı inanılmaz geri dönüşle kazandığı zaferin bir tesadüf olmadığını, 2021'deki bu dominant performansıyla kanıtladı. Soğukkanlılığı, çok yönlülüğü (hem tırmanışta hem de zamana karşıda güçlü olması) ve yarış içindeki taktiksel zekası, onu uzun yıllar boyunca büyük turların en büyük favorisi yapacak gibi görünüyor.
Bu zaferle birlikte, yarışın geri kalanı büyük ölçüde formaliteye dönüştü. Önündeki son zamana karşı etabında da favorilerden biri olan Pogačar'ın, Paris'teki podyumun en tepesinde yer almasına artık kesin gözüyle bakılıyor. Bisiklet dünyası, yeni bir dönemin başlangıcına tanıklık ediyor: Pogačar Dönemi.