Pirenelerin Kralı Pogačar: Tour de France'ta Rakiplerine Gözdağı Verdi ve Sarı Mayo'yu Perçinledi

## Pireneler'de Unutulmaz Düello: Pogačar, Zirvede Vingegaard'a Cevap Verdi Fransa Bisiklet Turu'nun (Tour de France) kalbi Pireneler'de atarken, bisiklet dünyasının son yıllardaki en büyük iki rakibi Tadej Pogačar ve Jonas Vingegaard, spor tarihine geçecek bir düelloya daha imza attı. Turun 6. etabında, bir gün önce Danimarkalı rakibinden büyük bir zaman farkı yiyerek genel klasman umutları sorgulanan Pogačar, adeta küllerinden doğarak muhteşem bir zafere ulaştı. Cauterets-Cambasque zirvesinde biten zorlu etabı kazanan Sloven yıldız, sarı mayoyu Vingegaard'a kaptırsa da, şampiyonluk mücadelesinin bitmekten çok uzak olduğunu tüm dünyaya ilan etti. Lourdes'dan başlayan 144.9 kilometrelik dağlık etap, bisiklet severlere bekledikleri her şeyi sundu: strateji, dram ve inanılmaz bir geri dönüş hikayesi. Etabın kaderi, efsanevi Col du Tourmalet ve final tırmanışı olan Cauterets-Cambasque'de çizildi. Bir gün önce Col de Marie Blanque yokuşunda Pogačar'a bir dakikadan fazla fark atan ve Tur'u domine edeceği düşünülen Vingegaard ve takımı Jumbo-Visma, yine kontrolü ele alarak tempoyu belirledi. Ancak bu kez karşılarında pes etmeye niyeti olmayan bir Pogačar vardı. ## Bir Günlük Çöküşten Zirveye Tırmanış Bu zaferi anlamlı kılan, sadece 24 saat önce yaşananlardı. 5. etapta, Vingegaard'ın yaptığı acımasız atak karşısında çaresiz kalan Pogačar, bitiş çizgisine büyük bir hayal kırıklığıyla gelmişti. Spor otoriteleri, Pogačar'ın Tur öncesi yaşadığı bilek sakatlığının etkisinden tam olarak kurtulamadığını ve Vingegaard'ın geçen seneki formunu tekrarlayarak yarışı erken koparabileceğini konuşuyordu. Jumbo-Visma'nın taktiksel üstünlüğü ve Vingegaard'ın kusursuz tırmanışı, Sloven bisikletçinin üzerinde büyük bir baskı oluşturmuştu. Ancak büyük şampiyonlar, en zor zamanlarda verdikleri cevaplarla tanımlanır. 6. etapta Pogačar, bambaşka bir görüntü çizdi. Etabın kilit noktası olan Tourmalet tırmanışında Vingegaard'ın temposuna bu kez rahatlıkla ayak uydurdu. Hatta Vingegaard'ın zirveye yakın yaptığı atağı savuşturarak psikolojik üstünlüğün el değiştirdiğinin ilk sinyallerini verdi. İkili, dağın zirvesini birlikte geçerken, inişte onlara katılan Wout van Aert gibi güçlü isimlerle birlikte final tırmanışına hazırlandılar. ## Final Tırmanışında Rollerin Değişimi Cauterets-Cambasque'in dik rampaları başladığında, beklenen an geldi. Jumbo-Visma takımından Wout van Aert'in insanüstü bir çabayla belirlediği tempodan sonra, Vingegaard bitişe yaklaşık 4.5 kilometre kala atağını yaptı. Bir an için Pogačar'ın yine geride kalacağı düşünüldü, ancak Sloven bisikletçi rakibinin tekerleğine yapıştı ve onunla birlikte yola devam etti. Bu, bir gün önceki acizliğin tamamen geride kaldığının kanıtıydı. Asıl şok ise bitişe 2.7 kilometre kala yaşandı. Bu kez saldıran taraf Pogačar'dı. Oturur pozisyonda yaptığı patlayıcı bir atakla Vingegaard'ı bir anda geride bıraktı. Danimarkalı şampiyon, bu beklenmedik hamleye cevap veremedi ve Pogačar saniyeler içinde gözden kayboldu. Kalan mesafeyi tek başına kat eden UAE Team Emirates'in lideri, bitiş çizgisini geçerken yumruğunu havaya sıkarak sadece bir etap zaferi değil, aynı zamanda büyük bir mental zafer kazandığını da gösteriyordu. Vingegaard ise 24 saniye sonra ikinci olarak etabı tamamladı ve bir önceki günün galibi Jai Hindley'den genel klasman liderliğini simgeleyen sarı mayoyu devraldı. ## Sarı Mayo Vingegaard'da, Momentum Pogačar'da Etap sonunda ortaya çıkan tablo, Tour de France'ın ne kadar karmaşık ve büyüleyici bir yarış olduğunun özeti gibiydi. Jonas Vingegaard, kariyerinde bir kez daha sarı mayoyu sırtına geçirme onurunu yaşadı. Ancak günün mutlak galibi, psikolojik olarak Pogačar'dı. Bir gün önce 1 dakika 4 saniye olan aralarındaki fark, bu etabın sonunda sadece 25 saniyeye indi. Pogačar, hem zaman kazandı hem de Vingegaard'ın yenilmez olmadığını göstererek rakibine büyük bir gözdağı verdi. Bu geri dönüş, iki şampiyon arasındaki rekabetin sadece fiziksel güçten ibaret olmadığını, aynı zamanda bir akıl ve irade savaşı olduğunu bir kez daha kanıtladı. Pogačar'ın (2020, 2021) ve Vingegaard'ın (2022) şampiyonlukları, bu rekabeti modern bisikletin en çekici hikayesi haline getirmişti. 2023 Turu'nun henüz ilk haftasında yaşanan bu iki zıt tablo, önümüzdeki iki hafta boyunca Alpler'de ve bireysel zamana karşı yarışta bizleri nelerin beklediğinin habercisi. Pogačar, Vingegaard'ın en güçlü olduğu dağlarda ona meydan okuyabileceğini gösterdi. Vingegaard ise sarı mayonun getirdiği sorumluluk ve baskıyla birlikte, takımının gücüne güvenerek savunma yapacak. Tur henüz bitmedi, hatta yeni başlıyor. Pireneler'deki bu iki günlük nefes kesen düello, bisiklet tutkunlarına unutulmaz anlar yaşattı ve şampiyonluk yolunda her şeyin mümkün olduğunu gösterdi. Gözler şimdi, bu iki devin bir sonraki kapışmasının yaşanacağı Alpler'e çevrildi.